Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz: Türkiye Yüzyılında Sorun Çözen ve Dönüştüren Bir Aktör Olacaktır
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Türkiye, yükselen kabiliyetleri, geniş diplomatik ağı, kurumsallaşmış ilişkileri ve siyasi kararlılığıyla Türk Yüzyılına girerken Afrika, Asya ve Latin coğrafyasında sorun çözen, sistemi iyileştiren ve dönüştürücü bir aktör olmaya devam edecektir” dedi. Amerika ve uluslararası ilişkilerde.” söz konusu.
Türkiye’yi temsilen Yılmaz, Uganda’nın başkenti Kampala’da düzenlenen 19. Bağlantısızlar Hareketi (NAM) Devlet ve Hükümet Liderleri Zirvesi’nin açılışına katıldı. Yılmaz, zirve öncesinde katılımcı ülke temsilcileriyle aile fotoğrafı çektirmek için bir araya geldi.
Zirvede konuşan Yılmaz, Bağlantısızlar Hareketi 19. Zirvesi’nde Kampala’da bulunmaktan memnuniyet duyduğunu belirterek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın selamlarını iletti.
Ugandalılara nazik davetleri ve misafirperverlikleri için teşekkür eden Yılmaz, Uganda’nın NAM dönem başkanlığında başarılar dileyerek, NAM başkanlığındaki değerli görevini başarıyla tamamlayan Azerbaycan’a Türkiye’nin tebriklerini iletti.
“İsrail-Filistin çatışması çözülmeden Ortadoğu’da kalıcı barış olamaz”
Bağlantısızlar Hareketi’nin tarihi boyunca barışçıl, adil ve güvenilir bir uluslararası düzenin önde gelen sancaktarlarından biri olduğunu belirten Yılmaz, şöyle devam etti:
“Aradan geçen 60 yılda dünya pek çok zulme ve şiddetli çatışmalara tanık oldu. Ancak İsrail’in Gazze’ye yönelik gelişigüzel saldırılarının 7 Ekim’den bu yana Filistinliler üzerinde yarattığı yıkım birçok açıdan daha önce görülmemişti. BM Güvenlik Konseyi, Yapısı, mevcut eksiklikleri nedeniyle felç olmuş ve ateşkes çağrısı bile yapamıyor.Neyse ki uluslararası toplumun ezici çoğunluğu bu adaletsizliği reddediyor.İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki Filistinlilere yönelik eylemlerine gelince: Güney Afrika, ‘Soykırım Sözleşmesi’ kapsamında İsrail’e karşı uluslararası adalet başvurusunda bulundu.Yargıtay’da açılan dava sürecini ve son duruşmaları yakından takip ediyoruz.
Devam eden yardım çalışmalarına bakıldığında ise Türkiye, Gazze’ye hayat kurtaran insani yardımların ulaştırılmasında öncü ülkeler arasında yer alırken, Al Arish’e hava ve deniz yoluyla yaklaşık 6 bin ton yardım sağladı. Ortaya çıkan kriz bir şeyi açıkça ortaya koydu; İsrail-Filistin çatışması çözülmeden Ortadoğu’da kalıcı barış olamaz. “Kalıcı çözümün ancak 1967 sınırlarına dayalı, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen ve coğrafi açıdan bütünleşmiş bir Filistin Devleti’nin kurulmasıyla mümkün olacağına inanıyoruz.”
Çatışmanın bölgesel savaşa dönüşmemesinin bir diğer öncelik olduğunu vurgulayan Yılmaz, durumun kontrol altında tutulması için hem bölge içinde hem de bölge dışında ilgili tüm taraflara ana mesajlarının bu olduğunu söyledi.
Gazze’deki savaşın dünyanın dikkatini Orta Doğu’ya yöneltmesine rağmen Ukrayna’daki savaşın hâlâ şiddet içeren bir biçimde devam ettiğini ve küresel güvenliğin temellerini sarstığını belirten Yılmaz, Türkiye’nin dış politikasının önemli bileşenlerinden birinin de barışı yaratmak olduğunu söyledi. hem yakın çevresinde hem de dünyada refah ve huzur. Amacın istikrar bölgesi yaratmak olduğunun altını çizdi.
Yılmaz, bu amaçla küresel ve bölgesel sorunların barışçıl çözümü için siyasi ve diplomatik kanalları etkin bir şekilde kullandıklarını, bunun önemli bir örneğinin Türkiye’nin Ukrayna, Rusya ve Birleşmiş Milletler’i bir araya getirerek Ukrayna, Rusya ve Birleşmiş Milletler’i bir araya getirdiği Karadeniz Tahıl Girişimi olduğunu anlattı. küresel bir gıda krizi. Bu konuda BM, Ukrayna ve Rusya ile ek tedbirler üzerinde çalıştıklarını kaydetti.
Türkiye’nin “Afrika sorunlarına Afrika çözümleri” ilkesi doğrultusunda Afrika kıtasının refah ve istikrarına katkı sağlayacağını belirten Yılmaz, bunun sağlanması için Sudan, Libya, Somali ve Somali’de güvenlik ve istikrarın yeniden canlandırılması gerektiğini söyledi. diğer yerler.
“Barış ve güvenlik kalkınmanın temel direkleridir”
Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye, yükselen yeteneği, geniş diplomatik ağı, kurumsallaşmış çıkarları ve siyasi kararlılığıyla Türk Yüzyılı’na girerken, Afrika, Asya ve Latin Amerika’da ve uluslararası ilişkilerde sorun çözücü, sistem bağdaştırıcı ve dönüştürücü aktör olmaya devam edecektir. güvenlik kalkınmanın temel direğidir.Hepiniz herkesin bildiği gibi terör, ortak geleceğimizi tehdit eden küresel kalkınma sorunlarından biridir.PKK/PYD/YPG/SDG, FETÖ gibi birçok terör örgütüne karşı eş zamanlı çalışıyoruz. , DEAŞ ve Al-Dustur.Uzun süredir tüm terör örgütlerinin kalıcı olarak ortadan kaldırılması, Türkiye’nin milli güvenlik stratejisinin en önemli bileşenidir.Bölgemizde barış ve güvenliğin sağlanması için bu bir zorunluluktur.Ayrıca tüm dost milletlerden de ricamızdır. Terörle mücadelenin dengeli ve uzun vadeli uluslararası iş birliğini gerektirdiğinin bilincinde olarak, teröre karşı ortak çabamızda, “Küresel ölçekte önlem alınmasında ön planda olmaya devam edeceğiz.” Terörizmin her türlü biçimine ve tezahürüne karşı düzeydedir.”
Uganda’nın zirve için seçtiği “Ortak Küresel Refah İçin İşbirliğinin Güçlendirilmesi” temasının Türkiye’nin dış ilişkilerdeki vizyon ve arzusuyla tamamen örtüştüğüne dikkat çeken Yılmaz, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın güçlü ve vizyoner liderliğiyle çatışmaların önlenmesinin mümkün olduğunu kaydetti. ve barışçıl çözüm Türk dış politikasının öncelikleridir. .
Yılmaz, BM’nin kalbinde yer alan uluslararası toplumun adil, etkili ve güçlendirilmiş çok taraflılık çağrısının Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Dünya beşten büyüktür” sloganından ilham aldığını belirterek, daha adil ve eşitlikçi bir dünyanın mümkün olduğunu vurguladı.
Başkan Yardımcısı Yılmaz, Türkiye’nin Bağlantısızlar Hareketi üyelerinin dünya çapında sürdürülebilir barış, istikrar ve kalkınma arayışlarına destek olmaya devam edeceğini belirterek, NAM zirvesine ev sahipliği yapan Uganda Devlet Başkanı Yoweri Museveni’ye şükranlarını sunarak tüm delegelere teşekkür etti. katkılarından dolayı.