Patronu hapis cezası ilan şirkete bir kamu ihalesi daha
AK Parti iktidarıyla yakın ilişkileriyle bilinen ve uzun zamandır ulaştırma alanında devletten milyarlık ihaleler alan Bayburt Grup bünyesindeki Özgün Yapı’ya bir kamu ihalesi daha verildi. Erdoğan’dan üç kez ödül alan Bayburt Grup’un patronu Abdurrahman Şentürk, bu yılın başında ‘nitelikli dolandırıcılık’ ve ‘resmi belgede sahtecilik’ suçlamalarından hapis cezası almıştı.
Birgün’ün haberine göre Karayolları Genel Müdürlüğü’ne bağlı 15. Bölge Müdürlüğü tarafından Kastamonu’da Devrek-Ereğli Yolu arasındaki güzergahın yapımı için düzenlenen ihale, Bayburt Grup altında faaliyet gösteren Şenbay Holding bünyesindeki Özgün Yapı Sanayi ve Ticaret A.Ş’ye verildi.
830 milyon 695 bin TL tutarındaki ihale, kamuoyunda “adrese teslim ihale yöntemi” olarak bilinen 21/b pazarlık usulüyle yapıldı. İhaleye 4 şirket teklif verdi.
PATRONU HAPİS CEZASI ALMIŞTI
Bayburt Grup, kamu ihalelerinin yanı sıra son dönemde patronu Abdurrahman Şentürk’ün aldığı hapis cezasıyla da gündeme gelmişti.
Abdurrahman Şentürk, şubat ayında ‘nitelikli dolandırıcılık’ suçundan 3, ‘resmi belgede sahtecilik’ suçundan 2,5 olmak üzere toplam 5,5 yıl hapis cezası almıştı.
Abdurrahman Şentürk ile birlikte iştirak halinde suçu işlemekten yargılanan Bayburt Grup Yönetim Kurulu üyesi Güngör Şentürk ise ‘resmi belgede sahtecilik’ suçundan 3 yıl hapis cezasına mahkûm olmuş ve cezası 2 yıl 6 aya indirilmişti.
AGROBAY’IN DA SAHİBİ
Bayburt Grup, İzmir’in Bergama ilçesinde faaliyet gösteren Agrobay Seracılık’ı da bünyesinde barındırıyor. Şirket, sendikaya üye oldukları için işten çıkarılan Tarım-Sen üyesi işçilerin aylarca süren direnişi ile kamuoyunda gündeme gelmişti.
ERDOĞAN’DAN 3 ÖDÜL ALDI
AK Parti döneminde büyüyen holdingin patronu Abdurrahman Şentürk’ün Erdoğan’la yakın ilişkileri bulunuyor. Şirket; 2015, 2017 ve geçen yıl olmak üzere üç kez ‘Yurt Dışı Müteahhitlik Hizmetleri Başarı Ödülü’ aldı. Erdoğan geçen yılki ödül töreninde şunları söylemişti:
“10 yılda küresel müteahhitlik hizmetleri sektörünün en az yüzde 10’unda hatta yüzde 15’inde söz sahibi olmamızın önünde hiçbir engel yok. Sizlerden artık daha büyük ve nitelikli projelere yönelmenizi, ülkemizi sektörün zirvesine çıkarmanızı bekliyorum.”
ÇİĞDEM TOKER ‘İZLEYİP GÖRECEĞİZ’ DEMİŞTİ
Bu arada gazeteci Çiğdem Toker, Abdurrahman Şentürk’e hapis cezası verilmesinin ardından 28 Şubat’ta kaleme aldığı yazısında “Şentürk’ün şirketlerinin bu kararın ardından yeni kamu ihaleler alıp alamayacağını izleyip göreceğiz” demişti.
Toker’in T24’teki yazısının ilgili bölümü şöyle:
“Mahkeme Abdurrahman Şentürk’ün resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğinin mahkemece sabit görüldüğü belirtilerek, sosyal durumu, suç konusunun önem ve değeri ile suç işleme saiki dikkate alınarak 3 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Bu ceza, sanığın geleceği üzerindeki olası etkisi dikkate alınarak takdiren 2 yıl 6 aya indirildi.
Mahkeme, Şentürk’ü, suçu kasten işlediği için de TCK’nın ‘belli hakları yoksun bırakma’ başlıklı 53. Maddesinde sıralanan haklardan yoksun bırakılmasına karar verdi.
Bayburt Grubu patronu Abdurrahman Şentürk, bu davanın müdahili olan Mustafa Öztaş’a karşı işlendiği belirlenen ve “kamu kurum ve kuruluşların, vb. tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık” olarak tanımlanan nitelikli dolandırıcılık suçundan da 4 yıl hapis, 4300 gün de adli para cezasına çarptırıldı. Mahkeme bu cezada da aynı gerekçeyle indirim yaparak hapis cezasını 3 yıla, adli para cezasını da 3500 güne düşürdü. Sanığın ekonomik ve diğer şahsi hallerine göre 50 TL’den 175 bin TL adli para cezasına dönüştürdü. Karara göre Abdurrahman Şentürk’ün bu para cezasını aylık taksitler halinde 20 eşit taksitte ödemesi gerekiyor.
Abdurrahman Şentürk ile birlikte iştirak halinde suçu işlemekten yargılanan (Bayburt Grubu Yönetim Kurulu üyesi) Güngör Şentürk de resmi belgede sahtecilik suçundan 3 yıla hapis cezasına mahkûm oldu. Bu ceza TCK uyarınca 2 yıl 6 aya indirildi. Güngör Şentürk için de belli haklardan yoksun bırakma maddesi uygulandı. Güngör Şentürk de Abdurrahman Şentürk gibi, davaya katılan Mustafa Öztaş’a karşı üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçundan c(Kamu Kurum ve Kuruluşların vb. Tüzel Kişiliklerin Araç Olarak Kullanılması Suretiyle Dolandırıcılık) 4 yıl hapis ve 4300 gün adli para cezasına mahkûm oldu. Hapis cezası 3 yıl 4 aya, para cezası da 3500 güne indirildi.
Ankara 35. Ağır Ceza Mahkemesi bu davada Şentürk ile iştirak halinde suçtan yargılanan Mehmet Sait Yıldız’ın da resmi belgede sahtecilikten 3 yıl, nitelikli dolandırıcılık suçundan 4 yıl hapisle cezalandırılmasına karar verdi. (K: 2024/68)
Bu cezalar da aynı şekilde indirime tabi tutuldu. Davada yargılanan Ahmet Şentürk, her iki suçtan da inandırıcı delil elde edilemediğinden beraat etti.”
(HABER MERKEZİ)